

Marmara Son Sığınak

Adalara dalmaya gelenler halen ne kadar çok türün bu sularda barındığını yaratılacak denizer koruma alanlarının neden önemli olduğunu iyi bilirler. Doğru bir deniz koruma ve yönetim planının gerçekleşmesiyle geleceğimize miras bırakacağımız bir denizel yaşamın sürdürülebileceğine inanırlar. Yıllardır bu sularda dalıp halen direnmekte olan canlı yaşamını araştıran bilim insanları, su altının mucizevi yaşamını videoya alan ve fotoğraflayan değerli dostlarımızın katkılarıyla hazırlanan bu rehber kitapta adaların oluşumu genel tarihi ve adaların çevresinde dalınabilecek noktalar, siz değerli okuyucu ve izleyicilere kitabın içindeki QR kodlarla desteklenen videolarla tanıtılıyor.
Kitap alanında ilk açısından da önemli Volkan Narcı 9 Eylül 2015 tarihinde Heybeliada da kurulan Adalar Denizle Yaşam ve spor klübü derneği (ADYSK) denizcilik konusunda bilimsel, akademik yöntemlerle araştırmalar yapmaya, gönüllülük esası ile öğretmeye ve korumaya deniz hava kara sporlarını yaparak güçlü bireylerin gelişimini desteklemeye odaklıdır. Derneğin temel amacı, Türk denizciliğine katkı sağlayan alanlarda durumsal tespit yaparak devletin hedef, politika ve strateji belirlemesine katkı sağlamaktır. Böylelikle bireylerin deniz kültürüne, çevreye, doğaya bakış açısını geliştirmek ve scuba da dahil olmak üzere tüm deniz sporlarını ulaşılabilir kılmaktır. Genel olarak denizciliğin tanıtılması, sevdirilmesi, yaygınlaştırılması ve deniz ekosisteminin korunması için projeler geliştirmek derneğimizin asli faaliyetleri arasındadır.
Prens Adaları Su Altı Mucizeleri

Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılında 100 günde Türkiye kıyılarının 100 farklı dalış noktası ile ortaya koymak istediğimiz tek gerçek, ülkemizin kendine ait tek iç denizi olan Marmara Denizi’nin ‘Son Sığınak’ olduğu.
Bu gerçeği popüler kültürden hikayeler, istatistiksel veriler, su altı fotoğrafları, görüntüleri, ilgili uzmanların röportajları ve bilimsel makaleler ile birlikte basit bir şekilde ifade etmeye çalıştım. Yapılmamışı yapmak için yola çıktığımız ‘Marmara’dan Akdeniz’e Sürdürülebilirlik Serüveni’nde geleceğimize sahip çıkma hedefine yaklaşmaya çalıştık.
Çok geç olmadan!
İnançla, hayal ederek, cesaretimizi ortaya koyarak ve iç güdülerimize güvenerek, Türkiye’de bir ilki gerçekleştirdik. Bize hayat veren bu gezegene borçlu olduğumuz yaşam için teşekkür etmeli ve sınırlarımızı bilmeliyiz. Bu serüvende sualtı kadar su üzerinde de izlemeler, gözlemler ve araştırmalar yaptık.
Röportajlar ile çarpıcı bir
gerçeği; ‘doğayla barışmamızın zamanının gelip geçtiğini’ ortaya koymak istedik.
Dilerim sizler de bu kitap sayesinde Marmara Denizi’nin değerini kavrar; bir zamanlar sahip olduğu inanılmaz deniz yaşamına hayran olur; doğanın ve geleceğimizin korunabilmesi hayalimize ortak olabilirsiniz.
Unutmadan;
“Marmara: Son Sığınak.” Umarım ki siz de unutmazsınız!
Volkan NARCI